7 Ekim 2013 Pazartesi

06 Ekim 2013'te başlıyor...

YUMURCAK TV DE YENİ BİR ÇİZGİ FİLM CAN...

Gişede 2 milyondan fazla seyirci toplayan ‘Allah’ın Sadık Kulu: Barla’ animasyon filminin kadrosu tarafından üretilen yeni çizgi dizinin mutfağındayız.
YAYINLANMIŞ TÜM BÖLÜMLERİ İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ...
https://www.youtube.com/channel/UC8hy9pA6fZ-oG9ooN6R2Vxg

Televizyon dünyası yarın yeni bir çizgi diziyle tanışıyor. Can, arkadaşları ve ailesinin günlük yaşamını konu edinen bir dizi… Sinemalarda 2 milyondan fazla seyirciye ulaşan ‘Allah’ın Sadık Kulu: Barla’ animasyon filmini yapan kadronun ete kemiğe büründürdüğü yeni karakter, çocuklara evrensel değerleri öğretirken; ebeveynlere, çocuklarına nasıl yaklaşmaları gerektiği hakkında tüyolar verecek.

Can ve Ailesi


Yumurcak TV’nin hayata aktardığı dizide, sitede yaşayan Can adında şirin mi şirin bir çocuğun maceraları anlatılıyor. Can’ın babası manavdır, annesi sosyal yardım derneğine başkanlık yapan sosyal bir kadın. Meryem adında şirin bir kardeşi vardır, bir de Murat adında sorumluluk sahibi bir abisi. Can, ailesi ve arkadaşlarıyla birlikte hayatı keşfe çıkar. Bazen anne-babasına yardım eder, bazen babaannesiyle oyunlar oynar, abisi ve kardeşiyle keyifli vakit geçirir. Hele bir de kuzeni Mert geldi mi, o zaman görün evdeki şenliği. Yaşı küçük olduğu için başına tahmini güç birçok olay gelir. Bu süreçte günlük yaşamda karşılaştığı zorluklara çözüm üretebilmeyi öğrenir, duygusal farkındalığını geliştirir, ekran başındaki çocukların duygularını tanımasına yardımcı olur. Hayata dair gerçekleri işlediği için çocukları kendine ve çevresine duyarlı olmaya, güzel davranmaya teşvik eder.

Can ne mükemmel bir çocuk, ne de bir süper kahraman. Eli, ayağı uzamıyor, doğaüstü yeteneklere sahip değil. Kendi yaşında bir çocuğun başına neler gelirse onlarla muhatap oluyor. Farkı, pozitif olması, yaşanan her şeyden ders çıkarmayı başarabilmesi. Bu süreçte çocuk izleyici ve ebeveynler birçok şey öğreniyor ondan. Bir sorunla karşılaştıkları vakit A planı olmadığında duvara çakılmadan B planı oluşturmayı mesela. Hikâyeler paylaşılırken ebeveynlere çocuğa yaklaşma metotları hakkında psikologların süzgecinden geçmiş ipuçları veriliyor. Geç yatma sıkıntısı olan, karanlıktan korkan veyahut annesini babasından kıskanan bir çocuğa nasıl davranılması gerektiği arka planda anlatılıyor. Bu sanılmasın ki yetişkinlere hitap eden bir yapım. Projenin yapımcısı Esin Orhan bu noktaya dikkat çekiyor: “Ebeveynlerin alacakları da var ama onlara yapılmış eğitici bir program değil. Çocuklar eğlensin, eğlenirken evrensel değerleri öğrensin, duygusal farkındalıkları da gelişsin istiyoruz.”

Evrensel değerleri öğretiyoruz

3-6 yaş kategorisindeki çocuklara hitap eden çizgi dizi aynı yaşa hitap eden diğer yapımlar gibi kavramlar (renkler öğretme vb.) üzerinden ilerlemiyor. Esin Orhan’ın da söylediği gibi temel hedef çocuklara evrensel değerleri öğretmek, duygusal gelişiminde farkındalık oluşturmak, çocukları sıkmadan, yeni ve eğlenceli bir dil oluşturarak… Hem şehirde hem taşradaki çocuğun ilişki kurması için herhangi bir çerçeveye hapsedilmemiş Can. Sitede yaşasa da kardeşleri ve komşu çocuklarıyla oyunlar oynuyor, yaramazlıklar yapıyor.

Onun kadar öne çıkan başka bir karakter daha var, kuzeni Mert. O da bir hayli zeki, eğlenceli ama bir o kadar kötü alışkanlığa sahip. Öyle aklınıza kötü kötü şeyler gelmesin. Yer yer küçük yalanlar söylüyor, bilgisayar oyunlarından başını kaldırmıyor, arkadaşları meyve suyu içerken gazlı içecekler içiyor. Yani daha az filtresiz bir hayatın içinde. Can’la oyunlar oynadıkça bu kötü alışkanlıklar da yavaş yavaş azalıyor.
Misafire ‘hoş geldin’ demeyen çocuklar yetişiyor
Dizinin bir diğer dikkat çeken özelliği, geniş aileye yer vermesi. Daha doğrusu babaannenin içinde bulunduğu bir çekirdek aile. Bu tercihinde özel bir sebebinin olduğunu anlatıyor Orhan: “Can, üç çocuklu bir ailenin çocuğu. İlk bölümde ailemize yeni bir fert daha katılacak: Babaanne. İnsanların çok fazla bireyselleştiği, iki çocuğun bile fazla görüldüğü bu çağda geniş aileye doğru vizyonumuzu genişletmemiz gerektiğini düşündüğümüz için bu karakteri ekledik. Şimdilerde eş, dost, akraba nedir bilmeyen, eve gelen misafire hoş geldin demeyen bir nesil yetişiyor. Bu görsele alışsın, babaannenin bir eve nasıl renk katacağını görsün istedik.”
Can’ın tüm sahneleri Allah’ın Sadık Kulu: Barla’da olduğu gibi hareket yakalama (motion capture) tekniğiyle çekiliyor. Profesyonel çocuk tiyatrosu oyuncularının hareketleri dijital ortama aktarılıyor, animasyonları yapılıyor. Dizinin bir bölümü 7-10 dakika sürüyor ama çekimler ortalama üç-dört saati buluyor.

Çocuklara yeni arkadaş getiriyor

Projenin yapımcısı Esin Orhan, Can ve ailesinin maceralarını konu edinin çizgi dizide çocuklara yeni arkadaş getirdiklerini söylüyor: “Bir çocuğun tek arkadaşı olmaz. Farklı arkadaşlarıyla farklı oyunlar oynar, keyif alır. Evrensel değerleri kazandırmak için yola çıktık.”

Pedagog ve psikologlar danışmanlık yapıyor

Can ve ailesini oluşturan kocaman bir aile var. 4’ü yapım, 27 kişilik bir ekip. Senaristler, teknik kadro, yönetmen Samanyolu’nun kendi bünyesinden yetişen isimler. Projenin temelleri bir pedagog, iki psikolog ile atıldı. Şimdilerde Yasemin Yalçın Aktosun diziye psikolojik danışmanlık yapıyor. Çocukların gündelik hayatta sık sık karşılaştığı sorunlar ve çözümleri hakkında danışmanlardan bilgi alınıp senaryoda işleniyor.
TÜM BÖLÜMLERİ İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ...
https://www.youtube.com/channel/UC8hy9pA6fZ-oG9ooN6R2Vxg

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder